Transkraniyal manyetik stimülasyon (TMS), depresyon semptomlarını iyileştirmek için beyindeki sinir hücrelerini uyarmak amacıyla manyetik alanları kullanan noninvaziv bir prosedürdür. TMS tipik olarak diğer depresyon tedavileri etkili olmadığında kullanılabilir. Tedavi, tekrarlayan manyetik darbelerin verilmesini içermektedir. Bu nedenle bu işleme tekrarlayan TMS veya rTMS denir.
TMS'de kullanılan manyetik darbeler ağrısız bir şekilde kafatasından geçer ve beynin farklı bölümleri arasındaki iletişimi geliştirebilecek beyin hücrelerini uyarır. TMS'nin nasıl çalıştığı tam olarak bilinmemektedir ancak stimülasyonun, beynin nasıl işlediği üzerinde depresyon semptomlarını hafifletebilecek ve ruh halinizi artırabilecek kalıcı bir etkisi olduğu görülmektedir.
Beyninize giren manyetik darbeler kulağa ürkütücü gelebilir, hatta One Flew Over the Cuckoo’n Nest gibi filmlerde gösterilen “şok terapisi” görüntülerini bile canlandırabilir. Bununla birlikte, TMS terapisinde kullanılan nabızlar aslında MRG makinelerinde kullanılan manyetik nabızlarla aynı tipe ve mukavemete sahiptir ve çok güvenli kabul edilir. Ayrıca elektrokonvülsif tedaviden (ECT) farklı olarak, TMS herhangi bir sedasyon veya tedavi sonrası kesinti süresi gerektirmez ve herhangi bir bellek veya biliş yan etkisi olmadan gelir. Aslında çoğu insan için TMS'nin antidepresan ilaçlardan daha az yan etkisi vardır.
TMS Nedir ve Nasıl Çalışır?
Transkraniyel Manyetik Stimülasyon / Uyarım (TMS / TMU), özel bir cihaz tarafından, yoğunlaştırılmış manyetik atımların ardışık, noktasal olarak odaklanmış bir şekilde, özel beyin bölgelerine gönderilmesi suretiyle beyin hücrelerinin uyarılmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir. Transkranial Manyetik uyarımda MRI’da kullanılanlara benzer sofistike elektromıknatıslar kullanılmaktadır. Kafa üzerinde bu elektromıknatısların ürettiği manyetik darbeler sinir hücrelerinde ve sinir yollarında aynı eko gibi etkilenmelere neden olarak düzeltici etkiler sağlamaktadır.
Örneğin, depresyondaki bireylerde, belli beyin bölgelerindeki elektriksel aktivite azalmış durumdadır. TMS tedavisi ile, bir nevi uykuda olan bu sinir hücreleri uykudan uyandırılıp, tekrar normal seviyedeki elektriksel aktivitelerine kavuşturulmakta ve depresyon böylelikle tedavi edilmektedir. Anksiyete bozuklukları gibi bazı ruhsal durumlarda ise beynin belli bölgelerindeki sinir hücrelerinde artmış aktivite söz konusu olabilmektedir. Bu durumda TMS artmış bu sinirsel aktiviteyi susturup, normal seviyelere getirmek suretiyle iyileştirici etkisini göstermektedir.
TMS Nasıl Uygulanır?
Hasta uyanıkken uygulanan, hekim tarafından yapılan, anestezi gerektirmeyen bir tedavi yöntemidir. Hastanın başına bir bone geçirilir. Belli ölçümler yapılarak, uyarıma tabi tutulacak beyin bölgeleri işaretlenir. Seanslar şeklinde uygulanır, her bir seans 15-30 dk sürer, haftada 5 gün, günde tek seans şeklinde toplamda 20 -30 seans uygulanır. Hasta uygulama sonrası günlük işlerine derhal dönüp devam edebilir.
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylı, etkin, güvenilir bir tedavi yöntemidir. İlaca yanıt alınamayan dirençli depresyon vakalarında oldukça etkilidir. İlaç kullanmak istemeyen depresyon hastalarında, hamilelik, emzirme durumlarında güvenli ve etkindir.
TMS şu durumlarda sizin için bir seçenek olabilir:
İlaç ve/veya psikoterapi ile şikayetlerinizde yeterli düzelme sağlanamıyorsa.
İlaç yan etkileri nedeniyle kullanamıyorsanız ya da ilaç kullanmak istemiyorsanız.
Ayrıca ilaç kullanımının kısıtlandığı durumlarda, örneğin; gebelikte, emziren annelerde ve organ yetmezlikleri gibi durumlarda rahatlıkla kullanılabilir.
TMS Hangi Hastalıklarda Uygulanmaktadır?
Depresyon
Obsesif Kompulsif Bozukluk
Panik Bozukluk
Anksiyete Bozuklukları
Madde (Alkol, Kokain vb.) Bağımlılığı
Kulak Çınlaması (Tinnitus)
Demans-Alzeimer Hastalığı
Fibromiyalji
TMS tedavisinin avantajları;
Oldukça etkili klinik araştırma sonuçlarına dayalı olarak, TMS tedavisinin başarı oranı, ilaç tedavisinden daha fazla ve Elektro Konvülsif Tedaviden (EKT) daha azdır.
Az veya sıfır yan etki (en şiddetli yan etki hafif bir baş ağrısıdır)
Çabuk başlangıçlı terapötik etki göstermesi (tipik olarak 1 hafta içerisinde)
İnvazif değildir (Vücuda doğrudan müdahale etmez)
Anestezi gerektirmez. Ayaktan hasta tedavisi gibidir.
Spesifik nöron devrelerini üstün hedefleme gücü vardır.
Sadece 2 ile 4 haftalık tedavi gerektiren bir etkililik.
Tedaviye dirençli kişilerde terapötik fayda sağlama.
TMS uygulaması için hastaların ilaç kullanmayı bırakmasına gerek YOKTUR.
Tedaviye cevap vermeyenlerin depresyon semptomlarında tipik olarak % 15 oranında bir azalma elde edilir.
Majör Depresif Bozukluğu ve Bipolar Bozukluğu olan hastaların tedavisinde eşit değer etkililik.
Tedavi parametreleri her hasta için bireysel olarak saptanır. Protokoller her bireysel hastanın spesifik tanısına dayandırılır ve en etkili tedavi seyrine imkan verir. Hastalar tedavi seyri boyunca depresyon ve anksiyete değerlendirme ölçeklerine kaydedilen ilerlemeden haberdar edilir.
Etkili bir tedavi modalitesinde olduğu gibi, iyileşme derecesi kişiden kişiye değişir.
TMS’nin Fayda Süresi Nedir?
Tipik olarak, tedaviye başlandıktan bir-iki hafta içerisinde iyileşme görülür.
Hastaların çoğu tedavinin ikinci haftasında terapötik faydayı fark etme eğilimindedir.
Depresyon semptomlarında anlamlı azalmalar elde etmek için, geç cevap verenlere beşinci hafta ilave bir seanslar uygulanması gerekebilir.
Ortalama olarak, hastalar yaklaşık 8-12 ay sonra idame terapisine girerler. Bu zaman dilimi her hastaya göre değişir.
Ortalama olarak, idame terapisi ilk başta tamamlanan TMS seans sayısının yarısını içerir. Depresyon semptomlarının nüks ettiğini hisseden hastaların ise vakit geçirmeden kliniğimiz ile irtibata geçerek randevu alması faydalı olacaktır. Klinik çalışanlarımız mümkün olan en kısa zamanda randevu temini için gereken çabayı göstereceklerdir.
TMS’nin Yan Etkileri
Her ne kadar TMS tedavisiyle ilişkilendirilen bazı riskler olsa da, çoğu vakada risk yaşama ihtimali minimaldir. Bir dizi klinik çalışmada belgelendirildiği üzere, prosedür esnasında veya sonrasında komplikasyon veya yan etki yaşama ihtimali yoktur veya azdır.
Potansiyel Yan Etkiler
Hafif baş ağrısı: Sadece on hastadan birinde görülür, saçlı derideki kasların uyarılmasından kaynaklanır. Tipik olarak, baş ağrısı bir kaç saat içerisinde geçer veya bir doz ağrı kesici ile ortadan kalkar.
Uyku bozukluğu,
Tedaviyi takip eden enerji azalımı ve/veya artışı.
Epileptik nöbet: 1998′de standart tedavi protokollerinin ortaya konmasıyla, dünya çapında her hangi bir nöbet oluşumu bildirilmemiştir. 2003′den beri uygulayan Memory Center da 30.000 hastada 3 olgu saptamıştır. Prosedür öncesinde, tedavi riskleri bütünüyle ele alınır. Prosedür öncesi, uygun tarama, ancak tıbbi açıdan önerildiğinde tedaviye devam edileceğini garanti eder. Ayrıca prosedür sonrası takip, her hangi bir potansiyel yan etkiyi veya komplikasyonu tespit etmeyi veya ele almayı mümkün kılar.